Yaz ayları, hepimize tatil zamanını çağrıştırır. Bir an önce o tatil zamanının gelmesini isteriz. Hatta öyledir ki herkes planlarını bir iki aydan önce yapmaya başlar. Kimileri bir otel tatili isterken kimileri de bir keşif tatili isteyebilir. Tüm bunların dışında yıllık iznini sakin bir yerde değerlendirmek isteyenler de olabilir. Bu yazımızda sizlere, Muğla’nın en güzel, en sakin ilçelerinden olan Köyceğiz ilçesini anlatacağız.
İçindekiler
Kısaca Köyceğiz
Tarihi binlerce yıl öncesine dayanan bu yer, birçok doğal güzelliği ve şirin mimarisiyle adeta göz doldurur. Birçok medeniyetin de zamanında burada yaşadığını düşünürsek burada bırakılan kültür mirası bir hayli fazladır. Yaşayan halkın genel olarak geçim kaynakları; tarım, hayvancılık, ormancılık ve özellikle yaz aylarında turizmdir. 2016 yılı nüfus sayımına göre Köyceğiz’in nüfusu 35,000’dir.
Görülecek Yerler
Köyceğiz’e seyahat etmeye çıkacaksanız sizlere birkaç görmeniz gereken yeri buraya listeledik. Konumu itibariyle birçok doğal güzelliği ve tarihi yapıları içinde barındırır. Özellikle doğal güzellikleriyle ziyaretçilerini mest eden ilçe, bu yanıyla oldukça ünlüdür. Yuvarlak Çayı, Sultaniye Kaplıcaları, Köyceğiz Gölü ve Ekincik Koyu bu doğal güzelliklerden sadece birkaçıdır. Özellikle Köyceğiz Gölü, oldukça etkileyicidir. Tarihi yapı denilince akla gelen ilk yer hiç şüphesiz Kaunos Antik Kenti’dir. Bu antik kente Köyceğiz ve Dalyan’dan tekne ile ulaşabilirsiniz.
Köyceğiz Gölü
Göl, dağlardan gelen üç kol halinde inen sularla beslenmektedir. Akdeniz’e ayağı olan Köyceğiz Gölü, fazla suyunu Akdeniz’e boşaltmaktadır. Göl o kadar büyüktür ki (6300 hektar) elinizde bir harita yoksa denizden farkını anlamayabilirsiniz. Gölün ayağının ucunda Sülüngür adlı, tatlı-tuzlu su karışımı küçük bir lagün gölü daha vardır. Bu göl kefallerin yumurtlama yeridir.
Fotoğraf çekmeye ve motorsuz su sporlarına meraklıysanız bu göl tatilinizde vaktinizi en güzel geçireceğiniz yerler arasındadır. Özellikle sörf, yelken, kürek gibi su sporlarını yapmayı seviyorsanız Köyceğiz Gölü tam size göre.
Kaunos Antik Kenti
Coğrafi ve idari olarak Köyceğiz iline bağlı Kaunos Antik Kenti, içerisinde birçok tarihi öge barındıran ülkemizin en önemli kültür miraslarındandır. Eski zamanlarda ticari açıdan önemli bir liman kenti olan Kaunos, zamanla denizin alüvyonlarla dolmasıyla bu özelliğini kaybetmiştir. Kentin limanı, o dönemde Sülüklü Göl’dü. O zaman deniz Kaunos’un akropolüne kadar gelmekteydi.
Kaunos’taki Akropol, 152 metre yükseklikteki tepeye kurulmuştur. Surların kuzey yönünde kalan tarafı Orta Çağ’dan kalmıştır. Uzun sur, limanın kuzey yönünden başlayıp Dalyan Mahallesi’nin ilerlerindeki sarp kayalığa kadar uzanmaktadır. Akropol ’deki tiyatro akropolün eteğine kurulmuştur. 33 oturma sırası bulunan tiyatronun batı yönündeki yapı kalıntılarından biri bazilika tipi kiliseye aittir. Diğerleri Roma Hamamı ve Tapınağı’na aittir. Surları ve kuleleri bütünüyle görebilmek için uzunca bir keşif gezisine çıkmak gerekiyor. Fotoğraf sevdalıları için adeta hazine olan Kaunos Antik Kenti’ni mutlaka ziyaret etmelisiniz.
Ekincik Koyu
Marmaris-Göcek arasında dolaşan teknelerin başlıca uğrak noktalarından biri olan sakin Ekincik Koyu, Köyceğiz’e karayolu ile bağlandıktan sonra ziyaretçiler tarafından sıkça ziyaret edilir olmuştur.
Muazzam bir güzelliğe sahip olan Ekincik Koyu, manzara severlere keyifli anlar yaşatmaktadır.
Ekincik’te konaklamak isteyenler için birkaç tavsiye vermek gerekirse Ekincik kooperatifine bağlı tekneler ile Dalyan İztuzu kumsalına, Kaunos antik kentine ve çamur banyosuna katılabilir ya da Ekincik’ten Çandır Köyü üzerinden Kaunos Antik Kenti’ne doğru trekking yapabilirsiniz. Bu eşsiz doğa güzelliğini ziyaret etmeyi unutmayın.
Sultaniye Kaplıcaları
Sultaniye Kaplıcalarının birçok kişiye şifa olduğu söylenmektedir. Hatta bölgede tekerlekli sandalye veya sedyeyle getirilen hastaların 21 kürlük bir tedaviden sonra yürüyerek gittiklerine dair çok sayıda öykü bile dinleyebilirsiniz. Bunlara inanıp inanmamak tabii ki size kalmış ancak kesin olan bir şey var o da; Sultaniye, Türkiye’nin en yüksek radyoaktivitesi olan kaplıcasıdır (98.3). Romatizma, siyatik, cilt ve kadın hastalıklarına iyi geldiği söylenen kaplıcanın aynı zamanda rehabilite edici özelliği olduğu da bilinmektedir.
Kaplıca tarafına Köyceğiz, Dalyan ve Ekincik’ten geçen dolmuşlarla da ulaşabilirsiniz. Bunun dışında orada tur yapan teknelerle de kaplıcaya gidebilirsiniz.
Sülüklü Gölü ve Çandır Köyü
Kaunos Antik Kenti’ni ziyaret ettikten sonra tekneyle, Kaunos’un günümüzde Sülüklü adı verilen göle dönüşen antik limanına ve Çandır Köyü’ne çıkabilirsiniz. Çandır Köyü’ne çıktığınız zaman bütün Köyceğiz ayaklarınızın altında olacak. Çandır Köyü’nün manzarası ile karşılaştığınızda siz de şaşıracaksınız.
Yeme-İçme
Tatiliniz sırasında acıktığınızda nerelere gidilmelidir? Seyahatinizi yeme ve içme rehberimizle nasıl unutulmaz hale getirirsiniz hep birlikte bakalım.
Seyahatinizde kesinlikle yemeniz gereken yiyecek balık diyebiliriz. Özellikle kefal yemeniz tercihimizdir. Ne de olsa kefal balığının büyüdüğü yer Köyceğiz’dir ve buradaki restoranlar muhteşem servisiyle kefal konusunda oldukça uzmanlaşmış durumdalar. İçme kısmına gelince buraya has bir içecek yok ancak Çandır Köyü’nde çok güzel çay ve yayık ayranı mevcut. Kesinlikle tavsiye ediyoruz.
Konaklama ve Ulaşım
Seyahatinizi aylar öncesinden planladınız ama geriye sadece iki şey kaldı: Ulaşım ve kalacak yer. Konaklama için Köyceğiz’de birçok otel, pansiyon ve apart otel bulunmaktadır. Köyceğiz Gölü’ne sıfır olan konaklama yerleri tatil için oldukça iyi olacaktır.
Ulaşım içinse karayolu ve havayolu kullanılan Köyceğiz’e şahsi aracınız yoksa Muğla’dan servislerle ulaşım sağlayabilirsiniz. Şehirlerarası otobüsler ile Muğla’ya geçebilir ya da uçak ile Muğla Dalaman Havaalanı’ndan yine servislerle Köyceğiz’e gidebilirsiniz. Uçak bileti almak için acele edin! Aksi takdirde uçağınızda yer bulamayabilirsiniz. Aynı şekilde otobüs için de geçerli. Şimdiden iyi tatiller dileriz!